KÜLTÜRLER VE NEVRUZ

Köşe Yazısı/Kültürler ve Nevruz

Nevruz!

Noyruz !

Newroz!

Navruz!

Veya benzerleri…

Bunların hepsi doğrudur.

Bunların hepsi bir kültürün söyleme tarzıdır.

Türk Halk Kültürüne göre;

          Türklerin Asena adlı dişi bir Bozkurt rehberliğinde Orta Asya vadilerinden demiri eriterek çıkıp dünyaya yayıldıkları gündür. Demir ve ateşin birleştiği bu gün Türklerce kutsal kabul edilerek bayram ilan edilmiştir.

           Orta Asya’da göçebe hayatı yaşayan Türklerin İslam öncesinde sürülerini kışlaklardan çıkarıp, yaylalarda obalar kurarak şölen vererek bahar törenleri düzenlenmesi, coğrafi olarak hep aynı mevsimde ve 21 Mart gününe denk düşmesi dolayısıyla, Türkler bu günü Bahar Bayramı olarak kabul etmişlerdir.

Kürt Halk Kültürüne göre;

          Demirci Kava, zalim Dahhak tarafından ezilen Kürt halkını ayaklandırarak, hükümdarı iktidardan uzaklaştırıyor ve halkı özgürlüğüne kavuşturuyor. Kazanılan bu zaferi ve özgürlüğü kutlamak için de dağda kocaman bir ateş yakarak, ateşin etrafında şenlikler düzenlenir, şölenler verilir. Demirci Kava’nın yaktığı bu özgürlük ateşi 21 Mart’a rastladığı için Kürt halkına bu gün Newruz bayramı olarak asırlardır kutlana gelmiştir.

Alevi-Bektaşi, Şia Halk Kültürüne göre;

         Dünya’nın bu gün kurulduğuna inanılır. Hz. Muhammed’e bu gün nübüvvet ihsan edildiğine inanılır. Hz. Ali’nin bu gün doğduğu rivayet edilir. Bu gün Hz. Ali’nin hilafeti elde ettiği gündür. Bu gün Gaip Erenleri “Kırklar”ın toplandığı gün olarak inanılır. Bu nedenle bu gün “ Kırklar Bayramı” olarak da kabul edilir. Hz. Hüseyin’in intikamını almak için Muhtar Sakafi önderliğinde gizli bir teşkilat kurulur. İhtilaf işareti olarak mahallelerde büyük ateşler yakılır. Bu günün 21 Mart’a denk geldiğine inanılır. O günden bu güne değin Şiiler ve Alevilerce zulme başkaldırı işareti olarak ateş yakılır. Ayrıca; bu gün Hz.Adem’in yaratıldığı gün olduğuna inanılır.

Bize göre;

       Nevruz geleneği; ne Sünnilik, ne Alevilik, ne Bektaşilik, ne de Şiilikle doğrudan doğru bağlantılı olmayıp, İslamiyet’ten çok öncelere dayanan bir gelenektir. Yani nevruz, bir dinin veya mezhebin bayramı değildir. Bu nedenle; her hangi bir şekilde bir mezhep adına, bir din adına veya başka bir etnik menşe adına bağlı gibi gösterilmesi yanlıştır. Nevruz; ortak bir gelenek ve ortak bir halk kültürü bayramıdır.

 

Bir Bektaşi dörtlüğünde şöyle der;

 

“Çerağlar uyansın, kurulsun cemler,

Gülbanglar çekilsin, sürülsün demler,

Cümbüşe gelsinler cümle erenler,

Ali’nin doğduğu eyyam bu demdir.”

 

      Tüm bu inançlarımızla birlikte, sizleri  “NEVRUZ” adlı şiirimle ile baş başa bırakıyorum.

 

NEVRUZ

Nesilden nesile gönlümde nakış

Atadan dededen destanım nevruz

Sevgi saygı birlik yolunda barış

Yeni gün doğuşu ummanım nevruz

 

İnsanın umutla huzur bulduğu

Baharın ilk günü şenlik kurduğu

Gece ve gündüzün eşit olduğu

Gönüller birliği kervanım nevruz

 

Kültürlerin harcı toplum kuramı

Üretim bereket bolluk meramı

Doğa uyanışı bahar bayramı

Çiçek çiçek açan vatanım nevruz

 

Geçmişin zamana uzanan kolu

Gelenek görenek güzellik dolu

Ebedi dostluğa akışın yolu

Canlar buluşması dermanım nevruz

 

Gülüm Ana der ki dünyanın özü

Huzura davettir ateşin közü

Toprak berekettir atalar sözü

Mutluluk müjdesi sultanım nevruz

 

                                 Gülüm Ana

                                Songül DÜNDAR

 

 

Bu vesile ile nevruz bayramının huzur ve barış getirmesini diliyorum.

 

www.songuldundar.com

dundar_songul@hotmail.com

Yorumlar

Yorum yazabilmek için giriş yapın. Henüz kayıt olmadıysanız yeni hesap oluşturun.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yap!